Sermaye piyasasının kalbi,  Borsa İstanbul A.Ş. Genel Müdürü Mehmet Hakan Atilla ve Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu’nun konuşmacı olarak katıldığı toplantıyla GTO’da attı.

GAZİANTEP, SERMAYE PİYASASI İLE GTO’DA BULUŞTU

Sermaye piyasasının kalbi,  Borsa İstanbul A.Ş. Genel Müdürü Mehmet Hakan Atilla ve Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu’nun konuşmacı olarak katıldığı toplantıyla GTO’da attı.

Gaziantep Ticaret Odası, Borsa İstanbul ve Sermaye Piyasası Kurulu iş birliği ile ilki Gaziantep’te gerçekleştirilen ve diğer şehirlerle devam edecek organizasyonda sermaye piyasasının reel sektör açısından önemi, sermaye piyasası araçları, Borsa İstanbul ve ekonomideki rolü tüm kapsamlarıyla GTO’da ele alındı.

İş ve akademi dünyasının yoğun ilgi gösterdiği toplantıya Gaziantep Valisi Davut Gül, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, GTO Meclis Başkanı Hilmi Teymur, Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Adnan Ünverdi, Gaziantep Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Akıncı da katıldı.

Sermaye piyasalarının ülke ekonomisinin gelişiminde ve refahın artırılmasında çok büyük işleve sahip olduğunu ifade eden Başkan Yıldırım, gelişen dünyada mal ve hizmet gibi sermaye hareketlerinin önündeki engellerin kalktığını ve paranın ortak bir kaynağa dönüştüğünü belirtti.

“Yani artık senin paran benim param değil hepimizin kullanımına olanak sağlayan ‘küresel sermaye’ var.” diyen Yıldırım, küresel sermayeden pay alabilme ve ekonomik gelişime katkıda bulunacak yatırımlar gerçekleştirme noktasında sağlam ve sağlıklı işleyen sermaye piyasaları olması gerektiğini ekleyerek şöyle devam etti:

“Verimli ve etkin işleyen bir sermaye piyasası demek aynı zamanda; Bütçe, birikim ve yatırım yapma bilincine sahip toplum demektir. Uzun vadeli düşünen yatırımcılar demektir. Reel sektör için daha düşük maliyetlerle ve uzun vadeli finansman imkânı demektir. Kurumsal ve kayıt altında şirketler demektir. Sermayenin tabana yayılması, adil gelir dağılımı demektir… Biliyorsunuz ülkemizde finansmana ulaşım ya da likidite döngüsü mevduat-kredi modeli üzerine yoğunlaşmış durumda. Bu mevcut durumu düşününce hedefleri büyük, potansiyeli yüksek bir ülke olarak sermaye piyasasının etkinliği için hep birlikte çalışmamız gerektiğine inanıyorum. Sanırım reel sektörün henüz istediğimiz düzeyde sermaye piyasası araçlarını kullanmıyor olmasının en önemli nedeni yeterli bilgi sahibi olmayışımız…”

Yıldırım: Bu coğrafyada İstanbul’dan sonra finans merkezi olacak bir kent varsa o da Gaziantep’tir

Gaziantep’in DNA’sında cesaret ve girişimcilik olduğunu, sermaye piyasasını iş dünyası ile buluşturan bu toplantılar serisinin Gaziantep’ten başlıyor olmasının da anlam içerdiğini belirten Başkan Yıldırım konuşmasına şöyle devam etti:

“Zira Gazi şehir yüzyıllardır ticaretin kalbinin attığı bir yerdir. İpekyolu’nun tam üzerinde yer alan konumuyla her zaman ticaretin cazibe merkezlerinden biri olmuş bir kenttir. Zeugma Antik Kenti Roma'nın doğudaki sınır kenti olmasından dolayı büyük bir gümrük kapısıydı. Sözün özü söylemek istediğim şey şu: Gaziantep bölgesel bir finans merkezi olabilecek konumda ve de potansiyeldedir. Bu coğrafyada İstanbul’dan sonra finans merkezi olacak bir kent varsa o da Gaziantep’tir.” dedi.

Atilla: Şirketlerin yüzde 90’a yakını aile şirketi

Toplantıda konuşan Borsa İstanbul Genel Müdürü Mehmet Hakan Atilla, Gaziantep'in müteşebbis ruhuyla ihracattan üretime kadar birçok alanda örnek olduğunu söyledi. Borsayla ilgili algının genellikle hisse senedi üzerinden devam ettiğini ifade eden Atilla, "Oysa ki borsa sadece hisse senedinden ibaret değil. Borsa aynı zamanda girişimci ve iş adamlarımızın kendi risklerini yönetebilecekleri bir platform." ifadelerini kullandı.

Şirketlerin yüzde 90'a yakınının aile şirketi olduğunu dile getiren Atilla konuşmasına şöyle devam etti: "Bizdeki kadar yüksek bir oranda olmasa da dünyada da aile şirketleri var. Fakat aile şirketleri belirli noktadan sonra kurumsallaşma ve süreklilik konusunda sorunlar yaşıyor. Biz bu sorunların üstesinden gelebilmek için şirketlerimizin kendilerini borsada temsil etmelerini, halka arza yakın olmalarını istiyoruz. Profesyonel yönetim, şeffaflık, kurumsallık gibi olguları sağlayan şirketlerin çok uzun vadede de menfaatine olduğunu görüyoruz. Şöyle düşünün, aile şirketlerinden 3. veya 4. jenerasyonlara ve sonrasına uzanabilenlerin sayısı yüzde 2-3'ü geçmiyor. Biliyorsunuz bizde şirketler çok müteşebbis ruhla işe başlıyor, sonrasında 2. ve 3. kuşakta şirketler kurulduğu günden geriye gitmeye başlıyor. Bunun önüne geçebilmek için sizleri teşvik etmek istiyoruz."

Taşkesenlioğlu: Gaziantepli şirketlerin yakın gelecekte mühim bir yere sahip olacağı açıktır

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu da, dünyanın en fazla mal ve hizmet üreten 20 ekonomisinden biri olan Türkiye'nin uzun yıllardır küresel değer zinciri için ciddi bir üretim üssü konumunda bulunduğunu söyledi.

İmalat sanayisinden hizmetlere, bilgi ve iletişim teknolojilerinden inşaata kadar birçok açıdan global değer zincirinin bir parçası olan Türkiye'nin, gelişen teknolojiler, artan üretim ihtiyacı ve dinamik iş gücü sayesinde üretmeye ve dünya ekonomisine değer katmaya devam edeceğini anlatan Taşkesenlioğlu, "Bu potansiyelden en fazla fayda sağlayacak ve karlılıklarını artıracak olanlar ise alanında derin bir tecrübeye sahip, kapasitesini yüksek verimle kullanabilen ve her geçen gün üzerine koyarak büyüyebilen şirketlerdir. Bu anlamda, Türkiye ekonomisindeki yeri ve bugüne kadar başardığı işler dikkate alındığında, Gaziantep’in ve Gaziantepli şirketlerin yakın gelecekte daha da mühim bir yere sahip olacağı açıktır." diye konuştu.

Toplantı, Sermaye Piyasası Kurulu Başkan Yardımcısı Bora Oruç, Borsa İstanbul Kotasyon ve Endeks Genel Müdür Yardımcısı Dr. Korkmaz Enes Ergun, Pazarlama ve İş Geliştirme Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Gönen ve Ürün Geliştirme Genel Müdür Yardımcısı Alpogan Sabri Erdoğan’ın sunumlarıyla devam etti.